Yamacında kıvrılmış patika yollarında,
Aheste, aheste yol alıyorum.
Mis kokulu komar çiçekleri arasında,
Çöken duman ile kaybolurum.
Havası başka, suyu başka ...
Doyum olmuyor burda yaza !
Ömre, ömür katar yemyeşil doğasıyla,
Can verir insana, hey gidi bizim yayla.
Mayıs gelip dayanır,
Yaylaya göc zamanıdır.
İnekler püsküllerle donanır;
Boyunlarına kelekler bağlanır.
Bir kemençe sesi gelir uzaktan,
Yol havasının gaydesi yükselir yayından.
Alışkın olmayanın başı döner;
Zift kokulu çam ağaçlarından.
Ben yaylamı özledim, hasretine yangınım.
Binbir kuşla doludur, kara ağaç ormanlarım.
Kısmet olursa, bir gün yine gideceğim,
O soğuk sularından, doya doya içeceğim.
Sevdalarım da böyledir, silinmez koca yürekten.
Gurbette oldu mu insan, ne gelir ki elden?
Malida'nın yapacağıda budur ancak bu yerden
Bir memleket şiiri döktürür kurşun içli kaleminden.