Darma dağın olmuş karanlık odamda,
Duvarlara serpiştirilmiş resimlerinle harmanlıyorum hayallerimi.
Ellerinin arasında güzelliğini kıskanan pembe güller,
Bahar yağmurunu yemiş toprak kokusu ile
Güllerin kokusuna karışmış kokunu çekiyorum içime nefes, nefes
Belki birazcık içimi yakan bu özlemim diner diye.
Rüyalar alemi ile ruhlar alemi arasında,
Karanlığın içinde kör olmuş gözler,
Arap saçına dönmüş düşünceler,
Gerçeğin ummanında dalga dalga hüzünler,
Zamansız gel gitler.
Yaralanmalarımın sancılarını, umutlarımın heyecanı unutturuyor,
Bunalmışlığımın ortasından güneş gibi doğuyor dünyama o ceylan gözler.
Aklım başımdan gidiyor, nur dolu yüzünü izlerken,
Bin renk katıyor siyah beyaz düşlerime o masum gülümsemeler,
Sevgi yüklü tebessümler.
Sabırsızım çöl ortasında yağacak yağmuru bekleyen gülden,
Doğacak yağrusunu kucaklamaya hazırlanan anneden
Ve bir o kadar korkular birikiyor içimde,
Solar mı yıllar sonra yeşeren bu tazecik ümitler.
Eğme başını önüne, bak gözlerimin içine,
Bilincindeyim bana bahşettiğin hazinenin …
Ama sözüm olsun sana ey masum dilber …
- Sonsuza dek koruyacağım, vaz gecmek gereksede bedenden.
Nidalarım sessiz belki şimdi,
Nedeni sana sevgimden, senin incilebileceğini bildiğimden.
Camların arkasında buğular üzerine yazdığın „evet“ silinmedi hala,
Iraklar sökemedi nakşeddiğin ilme ilme sevdanı bu koca yüreğimden.
Ağaç kabuğuna kazınmış bir kalp, iki harf kanıtı olsun sevgimizin dünyaya,
Şahitimizde var esen rüzgar ile havada süzüle duran iki telli turna,
Nar çiçeğinin alı, gök kubbenin mavisi, el değmemiş karın beyazı,
Sizler de tanık olun bu yobaz şehrin kuytusunda filizlenen en masum aşka.
Alışıla gelmiş, tabulaşmış kalıpların inadına, farklı bir ilki yaşıyoruz seninle,
Nadasa bırakılan topraklar gibi zengin, hiç yelken açılmamış deryalar kadar engin,
Bir mücize, belki bir destan ... adını koyamıyorum bu yaşanan sevginin,
Etmediğim dua kalmadı, rabbim inşallah kabul etsin.
Nazarlar değmesin, eller kirletmesin ... tüm masumuyetiyle böyle sürüp gitsin.
Cihana örnek olsun, dilden dile söylene dursun, kadehler aşk ile dolsun.
Ağlamasın gözlerimiz, mutluluk ile gönüllerimiz çoşsun.
Namelerimiz sarsın dört bir yanı, bu türkünün adı gizli sevda olsun.
Murat Ali Davulcu
|