Sabah uykunun mahmurluğunda,
Tatlı sesle söylenilen günaydının tadını,
Uyanırken göz göze geldiğin insanın,
"Sen bir tanesin" diyen iltifatını,
Birde mis mis kokan o papatya çayını unutabilir misin?
Özlediğini hissettiğinde, ansızın aramasını,
Kulağını gıdıklayan, tebessümsü kahkahasını,
Göremediği için seni, akıttığı gözyaşlarını,
Bir kerecik gel diye kul olup yalvarışını,
Her sabah çalar saat olup, seni kaldırışını unutabilir misin?
Haksızken bile haklısın diyip, konuşmayan,
Yanlışlardan koruyup seni, doğru yola gel diye uyaran,
En kötü anında bile hep yanında olan,
Hastalandığında seninle sabahlayan,
İyi olman için Mevla'ya dönüp el açan,
Bu CaN'ı unutabilir misin?
Mutluluğun için, kendi mutluluğunu unutan,
Sıkıntıların biriktiğinde arkanda dağ gibi duran,
İnsan maskesi takmış sanal kurtlardan seni koruyan,
Gözünden bir damla yaşın bile akmasına dayanamayan,
Bu adamı unutabilir misin?
Unutamazsın vefasız unutamazsın, biliyorum hiç birini unutamazsın.
Lakin testi kırıldı, su boşaldı bir daha dolduramazsın.
Döner zaman bir gün yalnız kalırsın, bu kez sen ararsın,
Çoktan demir almıştır Koca Yürek bu limandan,
İstesen de artık, daha sen onu bulabilir misin?
Müzik: Cihat Aşkın - Mehru Ensari
Bugün siteyi 170938 ziyaretçi (366793 klik) bu sayfaları izledi.